12 Eylül 2010 Pazar

Heyecanımdan duramıyorum...

Bugün duygusal yoğunluktan nefes alamıyorum... Aklımın köşesinde bulunan ajandamdaki maddeler

  • Dünya Basketbol Şampiyonası final maçı TUR-USA karşılaşması
  • Referandum
  • Kızımın yarın ilk kez okula gidecek olacağı
beni heycanlandırıyor. İçim içime sığmıyor, Her tarafı kırmızı beyaza boyamak, ay yıldız ile donatmak istiyorum... Hakkımızda hayırlısını diliyor, beni BEN yapanın bu akşama kadar kendimi nereden nereye atacağımı bilemeyeceğim olacaktır.

10 Eylül 2010 Cuma

Bayramlaşma

Her yıl bu zaman gelir... haftasonu ile bayram birleştirilir, mevsimine göre, kaç gününüz olduğuna göre yakın - uzak bir yerler seçilir, zaten tadı damağınızda kalan yıllık izine ek tatil üretmeye çalışırız.
Aslında bayram yaklaşırken, son dakikada biz de yakın bir yerlere gitmeye çalıştık. Bulamadık - olmadı.

Çok da iyi oldu!

Ailemizden geri kalan bir avuç haneye gitmek bir günümüzü bile almadı... elimizde çikolatalarımız ile eşimin anne-babası, benim halam ve anneannemi ziyaret edip, ablam ile de yemek yedik. Şehir dışında olan teyzelerimi ve kuzenlerimi telefon ile arayıp, benden yaşca büyük olan arkadaşlarımı da ihmal etmedim.

Biraz yapmacık, usulen veya garip gibi de gelse... dünden çok keyif aldım. Bugün ise Bandırmada oturan babamları ziyaret edeceğiz, arkasından da arkadaşlarımız ile Bursada bir gün geçireceğiz.

Bu bayramda bir seyahate gitmemekten çok memnun oldum. Aldığım çikolatalardan sokağımızın köşesinde çiçek satan kadının torunlarına ikram etmek beni çok mutlu etti. Ailemizi ziyaret etmekten büyük haz duydum. Artık yaşca büyüdüğümüzden olsa gerek, önümüzdeki bayramlarda da bize birilerinin gelmesi gerektiğini düşünüyorum. Kendime şaşırıyorum doğrusu, zira böylesi günlerde kaçacak ilk ben olurdum.

Beni BEN yapan gelecek bayramları şimdiden ip ile çekiyor olmam. El öpenleriniz bol olsun!